Sovyet
Rusya'nın Kurtuluş Savaşı dönemindeki Ankara Büyükelçisi Semyon Aralov,
anılarında Atatürk'ün o dönem Rusya'yı emperyalizme karşı bir öncü olarak
gördüğünü ve bunu da Kur'an-ı Kerim'den Tarık suresiyle örnek vererek
açıkladığını ifade ediyor. Rusya'da
yayınlanan Savremenniy Vastok (Modern Doğu) dergisinin 1959 Ekim ayı sayısında
anılarını kaleme aldığı bir yazı çıkaran Sovyetlerin ilk Türkiye Büyükelçisi
Aralov, Atatürk'le şahsi ilişkilerini ve o dönem Sovyetlerin Türkiye'ye bakış
açısını ortaya koyuyor. Rusya'da doktora eğitimi alan Ebubekir Şahin'in
çalışması Rusya gündemi ile Türkçe yayın yapan www.haberrus.com haber
portalında yayınlandı. Savremenniy Vastok dergisinde yayınlanan yazıda Aralov,
Türkiye'ye ilk gönderiliş hikâyesini ve Sovyet lideri Lenin'in kendisine
Türkiye'yle ilgili tavsiyelerini paylaşıyor. Anılarında, o dönem Litvanya'daki
görevinin ardından Rusya'ya çağırıldığını ifade eden Aralov, bir gece yarısı
kendisini arayan Sovyetlerin dış işlerinden sorumlu halk komiseri Georgiy
Çiçerin'in kendisini Moskova'ya davet ettiğini ve daha sonra Lenin'le
görüştürdüğünü aktarıyor. Sovyet lideri Lenin'in kendisine Türkiye'ye
gideceğini söylediğini kaydeden Aralov, daha sonra Lenin'in konuşmasına şu
şekilde devam ettiğini belirtiyor. "Türkiye'ye gidiyorsunuz. Türk halkı
müdahalecilerin boyunduruğundan kurtuluyorlar. Kemal (Atatürk) Savaşı çevirmeyi
başardı. İngiltere bu kez ateşin közünü başka ellerle tutmak istiyor. Eminim,
kirli ve kanlar içinde kalmış olan eller budanacak. Yakında Frunze (Sovyet
Ukrayna'nın Türkiye Büyükelçisi General Mihail Vasilyeviç Frunze) Ankara'da
olacak. Bizde fakiriz ama yine de Türkiye'ye yardım edeceğiz. Doğu halkları ve
elbette biz daha önce emperyalist kurtların önünde birer kuzu gibiydik. Benim
söylememe gerek yok, Sovyet Rusya olağanüstü derecede zayıf olmasına rağmen
kurtların dişini kırmayı başararak bu duruma ilk örnek oldu. Bizim bu durumumuz
doğudaki halklara da örnek oldu ve emperyalistlere karşı direnişe ön ayak
oldu." TÜRKÇEYİ ÖĞREN VE TÜRKLERE SAYGI GÖSTER Lenin'in en önemli
tavsiyesinin Türk halkına saygı göstermesi ve Türklerin iç işlerine karışmaması
olduğunu kaydeden Aralov, Lenin'in kendisine, "Bizim pozisyonumuzun
emperyalistlere karşı olduğunu açıkla. (Türklere) Ne gibi yardımlarda bulunacağımızı
da bildirelim. Büyük bir ihtimalle silah yardımında bulunacağız. Gerekirse
başka şeyler de veririz. Görünüşe göre bizden daha zor durumdalar. Orada dil
öğren, toplumsal önderlerle ve halkla iletişim kur. Çar güçleri gibi onlarla
aranda kale duvarları örme." dediğini aktarıyor. SAKIN TÜRKLERE EMİR
VERMEYE KALKMA Daha sonra Türkiye'ye doğru yola çıkan Aralov, Batum, Rize ve
Trabzon üzerinden Samsun'a ulaşıyor. Geçtikleri yerde törenle karşılanan Sovyet
heyeti, Samsun'da Ankara'dan dönen Frunze ile bir araya geliyor. Aralov'a
çeşitli tavsiyelerde bulunan Frunze, "Allah korusun, sakın Türklere emir
vermeye kalkışma. Türklerin bizim tecrübelerimize ihtiyacı var." dediğini
kaydediyor. ATATÜRK: RUSLARIN YARDIMINI TÜRKLER UNUTMAZ Aralov, Ankara'ya giderken
yolda bir köylünün kendilerini misafir ettiğini ve onların sıcak
misafirperverliğini hayatı boyunca unutamayacağını da anılarında belirtiyor. 28
Ocak günü Ankara'ya gelen Aralov burada sıcak bir şekilde karşılanır.
Ankara'dayken Atatürk'le karşılıklı kahve içtiğini ve aralarında çeşitli
konuşmalar geçtiğini kaydeden Aralov, Atatürk'ün sözlerini şu şekilde
aktarıyor: "Şunu anlıyoruz ki sizin de durumunuz bizim kadar iyi değil. Bu
yüzden elinizden geldiği kadar yardım talep ediyoruz. Bizim dostluğumuz ticari
bir başlangıca değil, Lenin ve bütün Rusların desteklediği özgürlük savaşı
temeline kurulu. Sovyet Rusya'sının ilk kuruluş aylarında, Lenin'in çağrısıyla
doğu halklarına hitap ettiği: tüm Doğu halklarıyla ilişkileri barış, eşitlik,
özgürlük, dostluk karşılıklı anlayış temelinde kuracağını ilan etmesini Türk
halkı unutur mu?" MOSKOVA'YA SABAH YILDIZI BENZETMESİ Atatürk'ün Lenin'e
hitaben yazılı mektubunu Çiçerine ilettikten sonra Atatürk'le bir araya
geldiğini belirten Aralov, Mustafa Kemalin daha sonra ona hararetli bir şekilde
Tarık Suresi'nde şu ifadeleri aktardığını yazıyor. "Aklıma Kur'an-ı
Kerim'den bir ayet geldi ki "sabah yıldızı" olarak adlandırılıyor.
Şöyle başlıyor. "Andolsun göğe ve târık'a. Tarık'ın ne olduğunu bildin mi?
O -karanlığı- delen yıldızdır." Bu gün sadece Türkler için değil, Araplar
içinde sabah yıldızı Moskova olmuştur." Anılarında, Mutafa Kemal'in Sovyet
Rusya'ya büyük değer verdiğini de ifade eden Aralov, Atatürk'ün halkla iç içe
olmasının da kendisini etkilediğini söylüyor. Aralık 1880 yılında Moskova'da
dünyaya gelen Semyon Aralov, I. Dünya Savaşı'nda orduya girdi. 1917 Sovyet
devriminde aktif rol oynayan Aralov, 1918-1920 yılları arasında Devrimci Askeri
Konsey üyeliği yaptı. 1921 yılında Dışişleri Halk komiserliği bünyesinde Litvanya'ya
atanan Aralov, 5 Ocak 1922 tarihinden itibaren Rusya Sovyet Federatif Sosyalist
Cumhuriyeti'nin Ankara Büyükelçiliği'ne atandı. 1927 yılında Yüksek Sovyet
üyeliğine getirilen Aralov, 22 Mayıs 1969 tarihinde vefat etti.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder