MHP lideri
Bahçeli, kendilerinin ’Öcalan’la pazarlık yaparken nereye bağlı oldukları’
sorusuna, ’Biz Türk milletine bağlıyız, sen nereye bağlısın?’ diye yanıt verdi.
Bahçeli, çekilme konusunda TSK’yı da uyardı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin
grup toplantısında Başbakan Erdoğan'ın ''İmralı ile Bahçeli'nin de iktidar
ortağı olduğu dönemde görüşmeler oldu. Ne pazarlığı yapıldığını açıkla''
sözlerine yanıt verdi. Bahçeli, ''İmralı canisi Mayıs 1999’da yargılanmaya
başlamış, sadece bağımsız yargı tarafından sorgulanmış ve aldığı canların
hesabı sorulmuştur. Pazarlık ayrı şey sorgulama ayrı bir şeydir Sayın
Başbakan'' dedi. ’Sınır ötesine geçişi maç seyreder gibi izlemek suçtur’ MHP
Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu. Bahçeli,
"Başbakan Erdoğan, bölücülüğün ikinci el piyasasında, İmralı canisi ve
terör örgütüyle inanılmaz bir pazarlığa tutuşmuştur. Pazarlık edilen Türk
milletidir. Pazarlık edilen Türk vatanıdır. Pazarlık edilen başkanlık
sistemiyle birlikte özerklik, federasyon ve konfederasyondur" Bahçeli,
"Başbakan Erdoğan'ın PKK'yla kurduğu yakınlık, teröre karşı gösterdiği
tolerans, saldırıları artırarak analarımızın yavrularını toprağa gömmüş ve
şehitlerimizin yası son yurdumuzu baştanbaşa kaplamıştır. İmralı canisine ilik
nakli yapan, terör örgütüne heyecan veren Başbakan, analarımızı perişan etmiş,
ağıtlar yakmalarına yol açmıştır. Annelik elbette yüce bir duygudur.
Annelerimiz elbette her türlü hürmet ve vefaya layıktır. Hiçbir anne acı
çekmemelidir. Fani hayatta hiçbir anne evlat acısıyla imtihan edilmemelidir.
Annelerimizin mübarek gözyaşları mezar taşlarının başında dökülmemeli, kınalı
elleri evlatlarının sere serpe yattığı kara toprağa değmemelidir" dedi.
"ÖLÇÜSÜZ MÜDAHALELER 1 MAYIS'I KANA, GAZA VE TAZYİKLİ SUYA
BULAMIŞTIR" İstanbul'daki 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutlamalarında
çıkan olayların herkes için üzüntü verici bir durum olduğunu belirten Bahçeli,
"Taksim inatlaşması yüzünden sokaklar savaş alanına dönmüş, saldırı ve
mütecaviz eğilimler tehlikeli şekilde tırmandırılmıştır. Hedef ayrımı
yapılmaksızın gerçekleştirilen kontrolsüz ve ölçüsüz müdahaleler 1 Mayıs'ı
kana, gaza ve tazyikli suya bulamıştır. Bu ortamı fırsat bilen marjinal ve
aşırı uç örgüt militanları sahneye çıkmışlar, bir kez daha şiddet ve
saldırılardan nasıl geçindiklerini canice göstermişlerdir" diye konuştu.
"TERÖRİSTLERİN DAĞDAN ŞEHRE İNDİĞİNİN EN AÇIK KANITI" Bahçeli
"Yasadışı bir örgüt üyesi olarak gösterilen 17 yaşındaki bir kız çocuğunun
başına da gaz bombası isabet etmiş, 1 Mayıs'ın anlam ve özelliği tamamen
gölgelenmiştir. Günlerdir bu kız çocuğunun elinde taşıdığı şişenin sirke mi,
molotof mu olduğu yazılmış, çizilmiş ve tartışmaların odak noktasına
yerleştirilmiştir. Diğer provokatörlerin, saldırganların ve azmettiricilerin
üzerine gidilmesi gerekirken, meselenin magazinleştirilmesi, söz düellolarına
boğulması elbette kabul edilemeyecektir. Bizim en çok dikkatimizi çeken husus
ise, sözde çözüm ve barış sözlerinin ulu orta seslendirildiği bir dönemde,
huzurdan bahsedildiği bir tarih aralığında, bu esef verici olayların zuhur
etmiş olmasıdır. İstanbul'daki manzaralar, teröristlerin dağdan şehre indiğinin
en açık kanıtı olarak değerlendirilmelidir" dedi. "BU YETENEKSİZ
KADROLARA NE KADAR TAHAMMÜL EDİLECEKTİR?" "Taksim inatlaşması
Türkiye'yi germiş, İstanbulluların huzurunu kaçırmıştır" diyen Bahçeli,
şunları söyledi : "Temennim odur ki, 1 Mayıs günü, İstanbul'da şahit
olunan çirkin tablodan başta AKP hükümeti olmak üzere herkes gereken dersleri
çıkarmalıdır. Burada, bazı münferit aşırılıklar ve sert tutumlar dışında,
talimatları uygulayan emniyet güçlerimizi topyekûn suçlamak ve töhmet altında
bırakmak da bize göre doğru bir yaklaşım olmayacaktır. Sorgulamak lazımdır ki,
toplumsal güvenliği temin etmekten bile aciz, asayiş ve düzeni sağlamaktan dahi
bihaber olan iktidar anlayışıyla daha nereye kadar gidilecek, bu yeteneksiz
kadrolara ne kadar tahammül edilecektir? Başbakan ve hükümeti başarısızlığın
markası haline geldiklerini anlamalıdırlar. Yetersizliğin, tahammülsüzlüğün ve
öngörüsüzlüğün içine battıklarını daha fazla kırıp dökmeden, daha da küçülmeden
fark etmelidirler." "63'LÜKLER, ÖCALAN CANİSİNE BEBEK KATİLİ DENMESİN
DİYEREK TARAFLARINI BELLİ ETMİŞTİR" "Milliyetçilikten korkan,
milletin birliğinden ürken izansızlar ayaktadır" diyen Bahçeli şunları
söyledi: "Türk milletini bölünmeye ikna etmek, PKK'yı meşrulaştırmak için
tüm imkanlar seferber edilmektedir. Başbakan Erdoğan ve İmralı canisi
ortaklığının güdümüne girenler Türkiye'ye etnik nifak ihraç etmek, hüsran ve
hezimet nakil etmek için ellerinden geleni yapmaktadır. 63'lükler yurdumuzun
her köşesinde bölücülüğün propagandasıyla meşguldür. Başbakan Erdoğan'ın maşa
olarak kullandığı ve vaatlerle Anadolu'nun bereketli bağrına gönderdiği 63
aklını yemiş bir ayı aşkındır faaliyet halindedir. Başbakan şimdi de bunları
milli mücadele yıllarında teşekkül ettirilen 'İrşad Heyeti'ne benzetmiş ve
akıllara durgunluk veren bir cahilliğin içine batmıştır. Bir defa, bırakınız
63'lükleri İrşad Heyeti'yle bir görmeyi, bu ikisi arasında benzerlikler ya da
paralellikler kurmak dahi kimsenin harcı değildir. Eğer kast ettiği sonu t ile
biten irşat kelimesinin 'çirkin ve suratsız' olan bir diğer anlamı ise
diyeceğimiz bir şey yoktur. Biliniz ki, 63'lükler PKK'nın elinden tutmuş,
bölücü hedeflerin mihmandarı olmuş ve bölünmeyi vaaz etmiştir; İrşad Heyeti ise
Türk milletinin birliğini ve bağımsızlığını savunacak yüksek ahlakla gönüllere
girmiş, saygıyı hak etmiştir. 63'lükler, Öcalan canisine bebek katili denmesin
diyerek taraflarını belli etmiştir; İrşad Heyeti de Anadolu'daki isyan ve işgal
konusunda milletimizi aydınlatmış, milli mücadeleye çağırmış ve milliyetçiliğin
yanında durmuştur." "YA SEN DÖRT İŞLEMİ BİLMİYORSUN, YENİDEN ABAKÜS
BAŞINA OTURMAN LAZIMDIR" Başbakan Erdoğan'ın Akil İnsanlar Heyeti'ne tepki
gösteren kişilerle ilgili olarak sözlerine Bahçeli, "Bu zihniyet ilginç
şekilde 63'lüklere tepki gösterenlerin toplamda 4 bin 980 kişi olduğunu ifade
etmiştir. Sayın Başbakan; ya sen dört işlemi bilmiyorsun, yeniden abaküs başına
oturman lazımdır; ya da birileri seni ciddi şekilde yanıltmaktadır. Bugün
kalemiz içten tahrip edilmektedir. Başbakan ve 63'lükler bu amaçla yekpare ve
yekvücut olmuş asil milletimizi yanlışa ortak etmek ve PKK'nın tezlerini
onaylatmak için her kılığa girmektedirler. Kaba ve üstünkörü bir siyaset
metoduyla gayri milli, gayri insani ve gayri ahlaki tüm yollara tevessül
etmektedirler. Başbakan Erdoğan millete omuz silkerken, bölünmüşlüğe omuz
vermektedir. 63'lükler bölücülüğe göz kırparken, milletimizi yalanlarla, asılsız
bilgilerle oyalarken, milli değerlerimizi dağlamaktadırlar. Bunlar tezatların
ve tereddütlerin bağrına çöreklenirken, Türk milletinin vakarından, milli
şuurun uyanmasından ürkmekte, korkmakta ve tepkileri değersizleştirmeye
yeltenmektedir. Bu 63'lükler, manevi emanetlerimizi, mübarek mirasımızı ve
kutsi inançlarımızı ikbal arayışlarına, kinle pekişmiş istikbal kaygılarına
telaş ve panikle seferber etmekten dolayı yüzleri kızarmamaktadır" dedi.
"PAZARLIK EDİLEN TÜRK VATANIDIR" Bahçeli, "Başbakan Erdoğan,
bölücülüğün ikinci el piyasasında, İmralı canisi ve terör örgütüyle inanılmaz
bir pazarlığa tutuşmuştur. Pazarlık edilen Türk milletidir. Pazarlık edilen
Türk vatanıdır. Pazarlık edilen başkanlık sistemiyle birlikte özerklik,
federasyon ve konfederasyondur. Başbakan Erdoğan İmralı'da pazarlıkçı,
Kandil'de barışçı, Ankara'da çözümcü, haftaya gideceği Vashington'da BOP'çu,
Erbil'de peşmergeci, Brüksel'de AB'ci, Erivan'da Taşnak'çı, geçmişte milli
görüşçü, şimdilerde hamuduyla götürücü ve iftiracı olarak oldukça farklı
özellikleri üzerine almıştır. Bizim hükümet olduğumuz yılları ağzına dolayan
Başbakan, kendisini rehabilite ve teskin etmek amacıyla, iktidar yıllarımızda
İmralı canisiyle görüşüldüğünü ileri sürmüştür" diye konuştu. "BİZİM
KİME BAĞLI OLDUĞUMUZU CÜMLE ALEM BİLMEKTEDİR, SEN NEREYE BAĞLISIN"
Bahçeli, "Pazarlık başka bir şeydir, sorgulama, ifade alma, soruşturma ve
kovuşturma başka bir şeydir. Nasıl bir yalana batmışsın ki, sorgulamayla
pazarlığı birbirine göz göre göre karıştırıyor, bundan da çıkar umuyorsun?
Bizim kime bağlı olduğumuzu cümle alem bilmektedir ve bu da büyük Türk
milletinden başkası değildir. Bizim Türk milletinden başkasına yüz sürmemiz,
vesayetini kabul etmemiz ve telkini altına girmemiz ne duyulmuş, ne de görülmüş
bir şeydir. Pazarlık yapa yapa senin gözün hiçbir şey görmemekte, kafan bir
şeyi almamaktadır. Milliyetçi Hareket Partisi'nin direncini kırmak, itibarını
zedelemek Başbakan'ın çapını ve zihin çerçevesini aşacak ve komik durumlara
düşürecektir. Sayın Başbakan asıl sen kime bağlısın? İmralı'ya mı bağlısın,
Kandil'e mi bağımlısın? İcazeti kimden aldın, kimler tarafından
yetkilendirildin, bu hallere nasıl düştün?" dedi. "HİÇ KİMSE PKK'NIN
TÜRKİYE'Yİ REHİN ALMASINA ŞAHİT OLAMAYACAKTIR" "Türk milleti kaderine
sahip çıkacak, çözülmeye ve yıkıma müsaade etmeyecektir" diyen Bahçeli,
"Başbakan Erdoğan ve hükümeti gün gelecek sözde çözüm ve barış sürecinden
zorlama ve karşı çıkışlarla çark edecek, ama yaptıklarının vebalinden de
kurtulamayacaklardır. Milliyetçilik yükselmektedir. Milliyetçi Hareket
Partisi'ne teveccüh hızla büyümektedir. Türk milleti bu defa MHP'de karar
kılacağının işaretini vermektedir. Süreç anketleri, AKP'yi şişiren uydurma
kamuoyu araştırmaları asılsızdır ve gerçek anket meydanlardadır, milletimizin
bize gösterdiği yoğun ilgi ve sevgi gösterisindedir. Şunlardan herkes emin
olsun ki; Hiç kimse İmralı canisinin affını göremeyecektir. Hiç kimse Kürt
kökenli kardeşlerimi PKK'ya kuyruk yapamayacak, temsilcisi gibi
gösteremeyecektir. Hiç kimse PKK'nın Türkiye'yi rehin almasına şahit
olamayacaktır. Hiç kimse aziz şehitlerimizin, kutlu ceddimizin kemiklerini
sızlatamayacak, büyük Türk milletini mahcup edemeyecektir. Bunun güvencesi
milliyetçi - ülkücü vatansever kardeşlerimdir, bunun güvencesi 'Ne Mutlu Türküm
Diyene' sözlerini bayraklaştırmış milli iradedir ve bunun teminatı Milliyetçi
Hareket Partisi'nin her şeyi göze alan mücadele kararlılığıdır"
GALATASARAY'IN ŞAMPİYONLUĞUNU KUTLADI Bahçeli, "Spor Toto Süper Ligi'nin
bitimine iki hafta kala şampiyonluğa ulaşan Galatasaray Futbol Kulübümüzün
değerli futbolcularını, teknik heyetini ve yöneticilerini kutluyor, sizleri
sevgi ve saygılarımla selamlıyorum" dedi.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder